3 Ekim 2011 Pazartesi

ART IN ISTANBUL

Fark ettim ki sanatı postlarda ihmal ediyorum. Galerileri ve müzelere sanata ve tarihe aşık biri olarak sergi gezmeden duramıyorum. Yeni her etkinlik ilgimi çekiyor. Instagram da devamlı gittiğim yerlerden ilgi çekici kareler paylaşıyorum. Gelin görün ki tembellik post yazmaya vakit bulamıyorum. Bende gelmiş geçmiş ne varsa ne gördüysem haberdar edeyim dedim sizleri

Beyoğlu'na açılan Salt galeri içeri girdiğinizde size ben bir kültür sanat bekçisiyim. Demese de içinde sanat konuşuluyor. İki  sanatçının eserlerinin yer aldığı galerinin keyifli bir de kafesi var, vakit geçirmek ve dinlenmek için güzel tercih olabilir. Kapıdan girince sol  tarafınızda büyük bir panoda Tofaş'ın Murat isimli arabasını göreceksiniz. Yılların minik kahramanın evrim süreci ve onunla ilgili tüm gelişmeleri toplayan sanatçı Ahmet Öğüt'in bu denemesi izlerken sizi eskiye götürüyor. Babamın lacivert Murat 124 ile fotoğrafımı bana anımsattı.



Yürüyen güzel, araba sevdası, genç otomobil sloganlı reklam afişleri eski dönemleri ve bakış açımızı çok güzel ifade ediyor.





İkinci,üçüncü katın da sergi renkli ve deneysel Osmanlı dönemi, Otel,seyahat,yolculuk üzerine bir hikaye anlatılıyor. İstanbul'da bulunan ülke ve şehir isimleri ile hizmet veren bütün düğün salonları, hoteller burada. Kazablanka düğün salonu, Motel Beirut ve İstanbula ait sauna,hamamlar, kebapçıların ışıklı tabelaları ile gecenin bir yarısı otel aramaya gelmiş bir yolcu gibi hissettiriyor.




Hüseyin Bahri Alptekin'in ben bir stüdyo sanatçısı değilim sergisinde yer alan eserleri kariyeri boyunca farklı temaları işlediği kapsamlı sunumu ile bir ilk Bu sergide sanatçının yanı sıra hayatında rl oynamış beş sanatçının . Can altay, Gülsün Karamustafa, Gabriel Lester, Camila Rocha ve Nedko Solakov eşlik ediyor.
Gezerken en keyifle baktığımız, eser her objenin birleştirilerek bir uzun hikaye oluşturulmuş entelasyonel oldu. Baktığınız da size farklı anımsalar yaratıyor. Bu sergiye uğrama şansınız olduysa ne mutlu olmadıysa bol fotoğraflı fanpage beklerim.Yeni sanatçılarla Salt İstiklal'de sizleri bekliyor. Onu da ihmal etmeyin.






Akaretler de yer alan Galerist de Depo sergi başlığı ile adı sanı bilinmeyen Sarkis sergisi yer alıyor. Günümüzün önde gelen kavramsal sanatçılarından Sarkis bu sergisinde sanata ve kendine bakış açısını tekrar yorumluyor. Eserlerinde küçük ipuçları ile izleyicilerini düşünmelerine itiyor. Sulu boya çalışmalarının Büyük baskılarını ve aynı zamanda led aydınlatma eserleri yer alıyor. Şuanda görülebilir sergi 15 Ekime kadar Akaretler Galerist'de

 Yine Akaretlerde bulunan ArtOn galeri de genç sanatçıların yer aldığı Crossroads sergini gezdim. Fotoğraf,resim,video sunumlarının yer aldığı bu sergide çeşitli sanatçıların eserleri yer alıyor. ArtOn galerinin ilk kez yalnızca galeri sanatçılarının yer aldığı  karma sergi,12 Ekim tarihine kadar görülebilir. Sergide yer alan, Hüseyin Murat Aksoylu, Morten Andersen, İdil İlkin, Olcay Kuş ve Sümer Sayın'ın eserleri yer alıyor.Benim en beğendiğim parçalar arasında Morten Anderson'un eğri büğrü çizgilerle enerji ve ritmi olan iç güdüsel çizgilerini ,Sümer Sayın'ın Plak üstüne yerleştirilen dünyayı anımsatan mermer taş ile müzik,kültürün dünyanın dışında onu döndüren bir olgu hissini vermesini sevdim.



Çırağan Sarayının da yer alan Genç Heykel 2 sergisini gezerken dikkat edin manzaranın etkisi sizi sararsa eserlere bakmayı ihmal edebilirsiniz. Farklı sanatçıların bir araya gelerek mermer,taş,demir materyelleri kullanılan eserler ve aynı anda gerçekleşen Semiha Perksoy resim sergisini görmeden terke etmeyin diyerek sonlandırıyorum. Ümit ediyorum ki bu post sonrası galeride bulursunuz kendinizi 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder